K'AYIP ETTİK - Bayram AKTAŞ yazdı.

             Bir yığın sahte yüzler arasında yaşar olduk; adına 21. yüzyıl verdiğimiz zamanda. Herkesin her şey olduğu ama herkesin insan olamadığı bir zaman. Popülist bir zamandayız vel hasıl. Yapmacıklık  çamur olmuş, bulaşmış herkese. Samimiyet, samimi niyetler çoktan unutulmuş. İnsanların artık hal hatır sormadığı, halinde hatrında çokta bir anlamı olmadığı bir zamana çoktan kavuşmuşuz.

           Her gün izlediğimiz haber kanallarında; insan insana daha ne yapabilir diyeceğimiz bir yığın haberler anormallikten çıkıpta çoktan normalleşmiş hayatımızda. Ne insana saygımız,sevgimiz,hoşgörümüz,merhametimiz kalmış nede elsiz dilsiz varlıklara. Yunus Emre'nin şu sözü " Yaradılını severim Yaradan dan ötürü." bizlerin hayat felsefesi olması gerekirken, içinde bulunduğumuz zamanda ne kendimizi seve bilmişiz ne de yaratılanı. 

         Bir yığın hasta ruhlar olmuşuz. İnsanlıktan çıkıp bambaşka bir varlık olmuşuz. bizi biz yapan değerlerin hepsinin içini boşaltmışız. İyilik yaparken bile bir karşılık arar olmuşuz. Her şeyin maddi bir karşılık bulması için elinden geleni yapan bizler, ruhumuzun gıdasını unutur olmuşuz. Zaman nasıl da geçiyor öyle hiçbir şey demeden ve ölüm denen bir gerçek insanın zihnini yerleşiyor. Düşünürken uçsuz buçaksız "İyi ki ölüm var" deyiveriyor. Yoksa bu kadar kirlenmiş bir dünya da sonsuza kadar insan nasıl yaşar, nasıl geleceğe umutla bakar? Hz. Mevlana neden ölüm gününü "Şeb-i Aruz'la anar...

       Çocuk misali yalın ayak koşuyoruz maddıyatın kol gezdiği şu kısacık zamanda. Baki bir alem zannediyoruz bedeninde ruhunda kirlendiği şu dünya hayatını. Baksana kaç kişi geçti gözlerinin önünden tabutlarla. Kalmadı Süleymana bu dünya sana da kalmayacak!

       Velhasıl k'ayıp ettik biz güzellikleri çoktan. Geriye bir yığın kirlenmiş bedenler,ruhlar bıraktık. Hergün acı çeken, bin bir elem içinde kendinden geçen, var mı yok mu bilinmeyen, bir yığın suretler bıraktık geriye...

      Ve soruyorum sana en içten halimle: DEĞDİ Mİ?


Bayram Aktaş